Examples of using Oyuncumuz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
İlk eleme müsabakalarımız sona erdi, ve artık 100 oyuncumuz kaldı.
Metod oyuncumuz varmış burada.
Ama oyuncumuz kalmadı!
Hatta iki oyuncumuz işi bıraktı.
İşte oyuncumuz tam orada.
NFL oyuncumuz bile var.
Burada oyuncumuz varmış. Siktir!
Burada oyuncumuz varmış.
İşte bizim can alıcı oyuncumuz Rohini.
Tam orada. İşte oyuncumuz tam orada.
Siktir! Burada oyuncumuz varmış.
Şanslı oyuncumuz.
Bu seferki ortadan kayboluşunda ise, oyuncumuz, pastacı ve Chuck tarafından oyuna getirildiğini anlayamamıştı.
İlk oyuncumuz, diferansiyel karterindeki masum bir civata kükürtle sertleşen yakıt borusundaki moleküler bağlara sürtünüp zorluyor.
Evet, yeterince oyuncumuz yok ve oğlan işi bedavaya yapacak.
Ve biz, liderimiz, En Değerli Oyuncumuz Nathan Scottın… izlerini takip etmekten gurur duyuyoruz.
Ana oyuncumuz olman bekleniyordu. Ama hala Maurice Owensı bile tutuklamadın?
Oyuncumuz, son 24 saattir,
iki namağlup oyuncumuz J. Thomas Gaines
En iyi 22 profesyonel oyuncumuz, 1958 Dünya Kupasında Brezilyayı temsil edecek. İşte liste.