Examples of using Politikalar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu sağlam malî politikalar vasıtasıyla hazineyi kâra geçirmeyi başardı
Savaş sonrası Japonyasında sağ politikalar.
net politikalar ve dikkatli kâr-zarar hesapları gerektiren önemli pazarlıklar ortaya çıkıyor.
inanç ya da bencil politikalar tanımayan milli birlik anlamına geliyor.
Geçici bakanlar kurulunda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşen Gürcan ile birlikte iki kadın bakandan birisi oldu.
Orta Doğu ülkelerinin değişken siyasi gündemi ve Fransanın izlediği dış politikalar sebebiyle sık sık gerilimler yaşanmıştır.
Bunun temelinde hükümet politikaları var… öyle politikalar ki… size ürün fiyatının üzerinde bir maliyetle üretim yapma izini veriyor.
ABnin bu konuda geliştirdiği politikalar, habitat ve kuşlarla ilgili yönergeler kapsamında alan koruma ve ortak tarım politikası kapsamında çevresel tedbirleri içermektedir.
yatırımcılar tarafından işlerin genişlemesine daha büyük engel olarak dile getirilse de, mali politikalar da önem taşıyor.
Parti politikaları gerçekler, idealizm ve senin izlemek istediğin politikalar doğrultusunda talepleri olan gruplar arasında belirlenir.
bu sözlerin insanları kör etmek için kullanılan politikalar olduğunu düşünüyoruz.
Spesifik olarak, SSG-DPL programı kapsamında desteklenen politikalar, stratejiler ve reform eylemleri aşağıdaki sonuçları hedeflemektedir.
Çökmüş, yozlaşmış, politikalar ve savaşlar yüzünden zayıflamış olmasına rağmen Roma İmparatorluğu, dünyadaki en büyük güçlerden biri olarak kaldı.
Ceza süresini artırmak için politikalar ileri sürdü. ALEC hapishanedeki insan sayısını çoğaltmak ve hapisteki insanların.
Bölgedeki göçmen kuşlara yönelik çalışmalar Conservation of Migratory Birds in the Inuvialuit Settlement Region raporunda açıklanan politikalar, ilkeler ve yönetmelikler tarafından düzenlenir.
platform pozisyonları ABD taraflarının yürürlüğe koyacağı politikalar hakkında önemli ipuçları sunuyor.
ALEC hapishanedeki insan sayısını çoğaltmak ve hapisteki insanların ceza süresini artırmak için politikalar ileri sürdü.
Sence bir şey bazı oy kazanacak. Ve bu politikalar takip adam, Bay Robert Mugabe.
Bunlar, deli veya Yahudi parasının kölesi olmadıkları sürece, İngiliz devlet adamları tarafından kabul edilemeyecek politikalar.
Deli ya da Yahudi hizmetçisi olmadığı sürece asla kabul edemeyeceği politikalar! Bunlar, Britanya devlet adamlarının!