Examples of using Pulse in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sırada'' PULSE UP'' ya da'' Topuklar Cennete'' var.
Lanet doktor Pulseyi sen ayarladın değil mi?
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Çıkıp da Frost kardeşler hayran kulübüne başlamayacağını biliyorum… ama Sonya ve Pulseyi öldürenleri indirmek için biri bana… bu tarz bir yardımı teklif ediyorsa, ben varım.
Adı Pulse.
Pulse Topu hazırlanıyor.
Pulse belkide tek değildir.
Pulse oksimetre 80e çıktı.
Pulse oksimetre 80e düştü.
Pulse olduğunda ne yapıyordun?
Göremiyorum.- Pulse oksimetre 68de.
Aaa evet, pulse damper kayip.
Pulse oksimetre 68de.- Göremiyorum.
Pulse, Johnun en iyi arkadaşıydı Marcos.