Examples of using Richter in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Richteri hatırlamadı mı?
Belki de General Richterin gördüğü bunlardı. Gerçek paraşütçüler değil.
Perhaps these are what General Richter saw, not real paratroopers.Albay Richtere derhal ulaşabilirim.
I can reach Colonel von Richter immediately.Albay Richterin satın almak istediği belgenin bir parçasını göreceksiniz.
It shows a piece of the document that von Richter wants to buy.Doktor Richteri bekliyoruz.
We're waiting for Dr. Richter.Olayı bildiren memur Jason Richtere göre intihar notu yokmuş.
Well, according to the, uh, responding officer, Jason Richter, there was no suicide note.Seni Richterin gönderdiğini söyle.
Say Richter sent you.Bay Richtere lidokain verelim.
Let's get Mr. Richter some lidocaine.Richteri SD-6da bir hücreye getirdiler
They brought Richter into an SD-6 holding cell,SD-6ya getirmeden önce Richteri olası bir virüse karşı kontrol ettiler.
Before being brought into SD-6, Richter was screened for every possible infection.Evet. Albay Richtere derhal ulaşabilirim. Evet.
Yes. I can reach Colonel von Richter immediately. Yes.Richteri hatırlamadı mı?
She didn't recognise Richter?Richterin dediğine göre… ekselansları nöbet geçiriyormuş.
Ηis Ηoliness suffered from seizures… Richter said.Belki de Richterle anlaşmaya varmalıyız.
Maybe we let Richter have his way.Bu akşam Richteri uyandırıyor.
He's waking Richter tonight.Steven Frost ve Valerie Edwards. Hans Richtere.
Steven Frost and Valerie Edwards fuer Hans Richter.Bizimle orada buluşup Richteri alacağını söyledi.
And he said he would meet us there, take Richter.Başlangıç olarak, Annabel Richteri kurtar.
Save Annabel Richter, for a start.Robert. Richtere güvenemeyiz.
Robert' we can't trust Richter.Nöbetleri papayı endişelendirdiyse… kimseye söylemeden Richtere kamera kurdurtmuş olmalı.
He must have had Richter install cameras without telling anyone. If the pope was worried about seizures.
