Examples of using Rusha in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ülkede Rusha albüm anlaşması yapabilmek için, tanrım, sanırım dört ay boyunca, araştırdık ve ilgilenen hiçkimseyi bulamadık.
Elime geçen ilk fırsatta… geçit panellerinden birine geçip… geminin kontrolünü tekrar Rusha aktaracağım.
İlk fırsatta… geçit odası konsollarından birine erişip… geminin kontrolünü Rusha geri aktaracağım.
İlk fırsatta geçit odası konsollarından birine erişip geminin kontrolünü Rusha geri aktaracağım.
Bucaneronun sakatlığı nedeniyle CMLL World Tag Team Championship kemerlerini La Máscara ve Rusha karşı savunmaları gereken maça çıkmadı ve kemerleri bırakmak zorunda kaldı.
SS Irk ve İskan Ana Ofisi,( Rasse- und Siedlungshauptamt der SS, RuSHA), Nazi Almanyasında'' SS'' nin ırk'' saflığını'' korumaktan sorumlu örgüttü.
SS şefi Heinrich Himmler, 31 Aralık 1931de'' evlilik emrini'' ilan ettikten sonra RuSHA, hem prospektif ebeveynlerin ırk uyumu ile ilgili detaylı arka plan araştırmalarının tamamlanıp hem de 1800lü yıllara kadar Aryan kökenli olduklarını kanıtlayan çiftlere evlilik iznini verirdi.
New Yorkta Dr. Rushtan bir randevu aldık.
Eskiden Rushla birlikte gizemli olayları çözerdik.
Dobie Rushla beraberdi.
Dobie Rushla beraberdi. D koğuşundan.
Albay, Rushla birlikte iletişim cihazları üzerinde çalıştığınızı söyledi?
Rehine Kurtarmadan Komutan Rushla da tanışmışsınız zaten.
Rehine Kurtarmadan Komutan Rushla da tanışmışsınız zaten.
Size Wesley Rushu takdim edeyim.
Arkadaşlarımla Death to Disco gecesinde Club Rushta buluşacağım.
Albay Young, az önce Rushla bağlantıyı kaybettik.
Martha, gel Lilly Rushla tanış.
Bu sizin birkaç hafta önce Dr. Rushla birlikte araştırdığınız gemiyle aynı tipte.
O halde Doktor Rushu çağırmalıyız.