Examples of using Sahilleri in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sahilleri emniyete alıp Almanları püskürttüler.
Iwo Jimanın sahilleri.
Yüzlerce metre yükseklikteki tsunamiler sahilleri silip süpürecek.
Hiç değil! Adadaki bütün sahilleri mayınladılar.
Ulu dalganın küçük kolları buradaki sahilleri yıkadı. Uzun sürmez.
Ulu dalganın küçük kolları buradaki sahilleri yıkadı. Uzun sürmez.
Duyduğuma göre Manila sahilleri güzelmiş.
Jersey sahilleri.
Evet, hafta sonu tatillerinde sahilleri açık tutmak için ödül 50.000 dolara çıkartıldı.
Söz konusu hakimiyet, güney İtalya sahilleri boyunca yerleşmiş olan Grek şehir devletlerinin istilası şeklinde başlamıştır.
Ülke beyaz kumlu Akdeniz sahilleri, kayalık dağlar,
Kuzeybatıda Velipoja ve Lezha sahilleri, orta kesimde Durres
Fildişi Sahilleri, Liberya, Sierra Leon,
Yılında II. Murat, sahilleri yağmalayıp, şehri ele geçirmek üzere bir donanma yollamıştır.
Köyler, sahilleri ve bu köyleri çevreleyen tepelikler Cinque Terre Ulusal Parkının içinde yer alır
el değmemiş sahilleri ve meyveleri olan bir gezegenden kırk dakika uzakta olduğumuzu söylüyor.
Northumberland sahilleri de'' Göze Çarpar Doğal Güzellik Bölgesi'' olarak tanımlanarak diğer bir sekil koruma altına alınmıştır.
Adanın tarihsel sitesine ilave olarak adanın insandan izole olmuş sahilleri( çoğuna sadece küçük botlarla ulaşılabilir) turistler için popülerdir.
yarı tropikal bölgelerde yaşamasına karşın, Grönland sahilleri kadar kuzey bölgelerden Weddell Denizine kadar güney bölgelerde yaşayan türleri de vardır.
Güney Sahilleri Baltimoreu daha güvenli bir yer yapabilmek için ne öğretebilir?