Examples of using Schulz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Treni kaçırırsak seni çöpe atıp Charles Schulzu tutacağım.
Müfettiş Forster! Bayan Strasser, size Komutan Schulzu takdim edebilir miyim?
Ben, Papa Schulzun, kelepir malları var, sizin için.
Yıldır Schulzdan da aynı boku dinliyorum.
Bodo Schulza gelince… Tigreroyu o kadar çok istiyorsa,
bu treni kaçırırsak, ve Charles Schulzu tutacağım.
Merkel ve Schulzun tartışma boyunca ayrımcılık ve yükselen ırkçılığa hiç değinmemiş olması,
Dedektif Schulz.
Schulz vuruldu.
Haydi ama Schulz.
Günaydın Bay Schulz.
Sıradaki, Lisa Schulz.
Asıl adı, Schulz.
Günaydın Bay Schulz.
Sıradaki, Lisa Schulz.
Hayır. -Bay Schulz.
Yani? Soruşturmayı Schulz yönetmişti.
Martin Schulz bugün serbest bırakılacaktır.
Nasıl gidiyor Bay Schulz?
Schulz, çık dışarı!