Examples of using Seanstan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Seanstan sonra konuşuruz.
Seanstan sonra Janay geldi
Seanstan önce biraz uyumalıyım.
Şey, saatime göre, seanstan önce on dakikamız kalmış.
Seanstan sonra onu merdivenlerde… sıkıştırdım
Ama ailesiyle birkaç seanstan sonra… İlk seferinde başka şeylerin olduğuna inanmaya başladım… Michellein bu davranışlarının arkasında onun suistimal edildiğini düşündüm.
Çalınacağından endişe ettiğin için bugünkü seanstan önce bana vermiştin. Eminim.
Her hafta bugün ve burada buluşmayı amaçlamalıyız. Bu ilk seanstan sonra devam etmeye karar verirseniz.
Bu ilk seanstan sonra devam etmeye karar verirseniz.
İlk seferinde onun suistimal edildiğini düşündüm ama ailesiyle birkaç seanstan sonra Michellein bu davranışlarının arkasında başka şeylerin olduğuna inanmaya başladım.
Matematik saçmalığı ve seansım için, yani yapıyoruz, değil mi?
Son seansının tadını çıkar!
Ama kadın spor seansının bir saatte bittiğini söylüyor.
Tantrik yoga seansımı bölmeni mi istemiş?
John, bugünkü terapi seansını ben idare edeceğim, tamam mı?
Danışmanlık seansları nasıI gitti?
Kimse beni terapi seansına gideceğimiz konusunda uyarmadı.
Terapi seansında, Mary Alicein kendini neden Angela olarak adlandırığını da bilemiyoruz.
Bütün seansları telefonumdan kaydettim.
Son seansta baban hakkında konuşmuş olmamız ironik geldi.