Examples of using Sedir in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Tanık zaman dışında… sedir ve çam evi içinde olmuş.
Yeşil örtülü sedir senin olur.
Sedir kokusu güveleri iter.
Kuşlu sedir nerede?
Normal. Sedir, DMP çalıştığını söyledi!
Yi-hyunun odasındaki sedir sandığa bak Yi-hwa.
Meyve ağaçları, sedir ağaçları.
Bir dal sedir ağacı.
Uh… O zımparalanıyor. Bu sedir.
O, uh… O zımparalanıyor. Bu sedir.
Her hafta gelirlerdi…- Sedir odası.
Keçi derisi ve levanttan kumaşla sedir.
Hayır, bana doğruca sedir ağacına gidin dedi.
Meyve ağaçları, sedir ağaçları.
Eski Başbakan Refik Hariri suikastı ile tetiklenen Sedir Devrimi, Suriye askerlerinin Lübnandan çekilmesi için sorar.
Lübnanın çam ve sedir ağaçları bile Kralın yok oluşuna seviniyor.
Bir dal sedir ağacı, buz küpü,
Bunu sedir tahtada yapmasını saymıyorum. Tabii üretici onu bunun için yapmamıştır
Evet, içinde bir parça sedir var… değil mi seni küçük yaramaz?
Sedir Ormanının girişinde, Gılgamış korkudan titremeye başlar;