Examples of using Selam in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Selam. Boktan bir gün geçirecek ve… sek viski içeceğim.
Selam Chris! Calvinle anlaşma nedir?
Merhaba. Bu sabah bir ceset gördüm.- Selam.
Selam, adamım! Adamım Ueki Kosuke!
Gelip bize katılmayacakmısın? Selam, Jack?
Sana bir soru sorabilir miyim, John?- Selam.
Bu ablam, Martha.- Selam, kızlar!
Selam, Leo!- Nasıl gidiyor, Teresa?
Sana bir soru sorabilir miyim, John?- Selam.
Anneni duyunca çok üzüldüm. Selam Tom.
Baba, eve gelebilir misin hemen, lütfen? Selam, Liza?
Selam. Q,
Mart Her bahar Shogun Kyotodaki İmparatora selam gönderir.
Geçen gün buradanatnla geçiyordun, degil mi? Selam. Merhaba.
Tanıştığımıza sevindim, Bayan Miller. Selam Jack.
Selam Derek. Naber adamım?
Mart Her bahar Shogun Kyotodaki İmparatora selam gönderir.
Bu sefer bana bir numune verecek misin?- Selam.
Kâğıt kalemin var mı? Selam Henderson?
Bu sefer bana bir numune verecek misin?- Selam.