Examples of using Senle birlikte in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Cabe, senle birlikte reaktörü tam güce getirmek için gerekli uranyum… çubuklarının sayısını artıracağız.
Nasıl yani? Senle birlikte Meksikaya o tırı götüreceğiz ve Kasimilerle anlaşma yapmak için… konuşacağız?
Bir bakıma, söylemek gerekirse, yarı resmi olarak Velma ve ben, şey, senle birlikte geçirdiğimiz zamandan daha fazlasını beraber geçiriyoruz.
Pekala Candye taksi çağıracağım sonra senle birlikte işe dönebiliriz.
Kalbin senle birlikte kaçınca birinin seni ebediyen kollayacağına çok kolay inanıyorsun.
Bugün senle birlikte takılırım Sam ama akşam kızım
İşimi yağtığımdan ve senle birlikte olmayı.
müşterileri karşılamak kumaşları senle birlikte seçmek.
Nerde yaşıyor? Onu senle birlikte restorantta gördük, sonra operada?
Nerde yaşıyor? Onu senle birlikte restorantta gördük, sonra operada.
O senle birlikte olduğu sürece, senin başka bi yüzün, başka bi kalıbın olacak.
Ama senle birlikte.
Senle birlikte dövüşmeye geleceğim.
Senle birlikte mi?
Senle birlikte olması gerekiyordu.
Senle birlikte olmasını umuyordum.
Senle birlikte olmayı seviyorum.
Senle birlikte üç oldu.
Bende senle birlikte yükseleceğim.