Examples of using Sigaradan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Sigaradan vazgeçmen sağlığın için daha iyi olur.
Hayır, Dean sadece içki ve sigaradan ibaretti.- Hayır.
Sigaradan değil, Steve. Saçmalık.
Atletler genellikle sigaradan kaçınırlar.
yumruk yedi ama genellikle sigaradan.
Ve o haldeyken bile sigaradan vazgeçmemiş.
Sigaradan değil, Steve.- Sigaradan.
yumruk yedi ama genellikle sigaradan.
Ve yerde onca izmarit olurdu… Her zaman sigaradan nefret ettim.
Sigaradan bir fırt alabilir miyim, Iütfen?
Evet. İnsan sigaradan benim kadar tat alıyorsa.
Sigaradan değil, kumdan.
Sigaradan bahsedersen, seni tokatlarım.
Neden her zaman sigaradan şikayet ediyorsun?
Çocukları sigaradan nasıl uzak tutarız?
Belki yoğurt ve sigaradan daha fazlasına ihtiyacı vardır.
Benim sigaradan var mı yanında?
Sigaradan uzak dur!
Benim, büyükbabam sigaradan öldü dememin seni rahatsız ettiği gibi.
Yunanlıların sigaradan daha çok sevdiği tek şey, ona karşı konan yasaları görmezden gelmek.