SIGARALARIN in English translation

fags
ibne
eşcinsel
nonoş
homo
sigara

Examples of using Sigaraların in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Bunun üzerine bir uyarı koymalılar sigaraların üzerine koydukları gibi.
They ought to put a warning on these, like with cigarettes.
Buraya gel! Ahmet, sigaraların.
Here, your cigarettes. Come on!
Buraya gel! Ahmet, sigaraların.
Come back here! Well, Ahmad, your smokes.
Buraya gel! Ahmet, sigaraların.
Come on! Here, your cigarettes.
Bunlar ne? Sigaraların.
Your cigarettes. What're these?
Sigaraların zararsız olduğunu düşündüğüne inanır mıydınız? Nick Naylor,
Would have you believe he thinks cigarettes are harmless.
Sigaraların zararsız olduğunu düşündüğüne inanır mıydınız? Nick Naylor, Büyük Tütünün baş sözcüsünün.
Nick Naylor, lead spokesman for big tobacco, would have you believe he thinks cigarettes are harmless.
Bak, sigaraların leziz olduğunu ve sıcak gecelerin serin tercihi olduğunu herkes bilir.
Look, everyone knows that cigarettes are where flavor lives and a cool choice for a hot night.
Olay yerinde bulduğum sigaraların her yerinde DNAn vardı.
Your DNA was all over the cigarettes that I found at the scene,
Bu sigaraların teslimatçı ve hademeler tarafından içildiğine şahit olan öğrenciler var yine de yeri gelmişken tekrar belirtmek isterim ki bir Hailsham öğrencisinin sigara içmesi, sıradan bir insana göre çok daha korkunçtur.
I know that on occasion students have seen some of the caretakers and deliverymen smoking cigarettes, but I must emphasize, once again, that it is much, much worse for a student of Hailsham to smoke cigarettes than anyone else.
Uyuşturucuların, sigaraların.
Drugs, cigarettes.
Bunlar senin sigaraların.
Those are your cigarettes.
Sigaraların öldürdüğünü söyler.
She says that cigarettes kill.
Radyoaktif sigaraların için.
For your radioactive cigarettes.
Sigaraların hepsi aynıdır.
Cigarettes are all the same.
Sen ve sigaraların!
You and your cigarettes!
Al bakalım, sigaraların.
Here, your cigarettes.
Sigaraların üzerine koydukları gibi.
Like they do with cigarettes.
Sigaraların ruhu yoktur, Jack.
Cigarettes don't have souls, Jack.
Bunlar benim değil senin sigaraların.
Those ain't my cigarettes.
Results: 7607, Time: 0.0257

Sigaraların in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English