Examples of using Soğuyor in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Makarna hazır. Kahve de soğuyor.
Evet, ama o zaman kızartma soğuyor.
Hayır, oda. Oda soğuyor.
Şampanya soğuyor.
Makarna hazır. Kahve de soğuyor.
Çalışma: Türkler Batıya karşı soğuyor.
Her geçen dakika soğuyor.
akşam yemeğimiz soğuyor.
Merhaba! Sarah? Su soğuyor!
Rigatoni soğuyor.
Siz devam edin, ben aç değilim. Rigatoni soğuyor.
Uyandın mı? Otursana, yemek soğuyor.
Uyandın mı? Otursana, yemek soğuyor.
Rigatoni soğuyor.
New York artık daha zor soğuyor.
Güneş battığında burası çok soğuyor.
Burası soğuyor, Noah.
Soslar soğuyor!
Burgerler soğuyor millet-- Aman tanrım.
Soğuyor ve dengeli.