Examples of using Soyduğunu in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bir banka soyduğunu sana söyledi mi?
O poligonu neden soyduğunu anlamamız uzun sürdü ama anladık.
Banka soyduğunu biliyor muydunuz?
Bankayı nasıl soyduğunu anlayabilmemiz için… sirkteki oyunlarını anlamamamız gerek.
Banka soyduğunu sanacaklar. Çok iyi görünüyorsun, insanlar.
Sizin soyduğunu bildiğiniz bir adamla mı çalışacaksınız yani?
Kendi evine soyduğunu nerden bilebilirdim? Ben gerçekten, ü?
Moniyi soyduğunu hatırlıyorum.
Onları soyduğunu öğrenmeden önce öldürdüler, değil mi?
Onları soyduğunu öğrenmeden önce öldürdüler, değil mi?
Tomun sizi gözleriyle soyduğunu nasıl biliyorsun?
Otobüsü kimin soyduğunu biliyor musun?
Yani, seni soyduğunu ve-ve onu vurduğumu, işte bu.
Yani, Treyi soyduğunu kabul ediyorsun?
dostunun evimi soyduğunu görebiliyorsun.
Hiç ayak basmadığı içki dükkanlarını soyduğunu söylerdi.
Dinle, jürinin neden Lucky Louieyi soyduğunu anlaması lazım.
Bay Foggun İngiltere Bankasını soyduğunu sanıyor.
Salı günü Poteau Nehri bölgesinde bir posta arabasını soyduğunu sanıyoruz.
Biraz uyuşturucu almak için varoşlardan geldiğini ve birinin onu soyduğunu sanıyoruz.