SPLINTER in English translation

• splinter

Examples of using Splinter in Turkish and their translations into English

Bu yüzden Leo, Splinterin gerçek babam olduğunu söylediğinde bunu kabul edemedim.
So when leo told me that splinter was my true father, I couldn't accept it.

Splinterin, kendi gözleriyle, kuklalarının, bir farenin ölümcül yırtıcı hayvanlara dönüşmesine şahit olmasını istiyorum.
I want splinter to witness his own pupils Become one of the rat's deadliest predators.

Ve Splinter.
And splinter.

Merhaba Splinter.
Hello, Splinter.

Splinter Sessizlik!
Splinter Silence!

Splinter kanamaları var.
He's got splinter hemorrhages.

Usta splinter… gitmişti.
Master splinter is gone.

Ona söyledim Usta Splinter.
I told him, Master Splinter.

Shredderı Splinter halletti.
Splinter took out the Shredder.

Splinter küçük Miwayı sever.
Splinter loves little Miwa.

Şimdi benimsin, Splinter.
You're mine now, splinter.

Splinter Projesi işe yaradı.
Project Splinter… it worked.

Hatta Splinter Usta yaptı.
Even Master Splinter did it.

Teşekkürler, usta splinter.
Thanks, master splinter.

Splinter Projesi işe yaradı.
It worked. Project Splinter.

Babam Splinter ve Shredder.
My father Splinter and The Shredder.

Onu Splinter Ustaya götürmeliyiz.
We have to get him back to master splinter.

Başarısız oldum Usta Splinter.
I failed, Master Splinter.

Haklısın, Splinter Usta.
You're right, master splinter.

Usta Splinter dediklerini hatırlasana?
Remember what Master Splinter said?