STABIL DEĞIL in English translation

• is unstable
• isn't stable
• are unstable

Examples of using Stabil değil in Turkish and their translations into English

Serum stabil değil.
That serum's unstable.

Stabil değil.
He's not stable.

Katı fakat stabil değil.
Solid but not stable.

durumu pek stabil değil.
still pretty unstable.

Durumu gidecek kadar stabil değil.
No, she's not stable enough to move.

Doğrusu, taşımak için stabil değil.
Truth is, he's not stable for transport.

Adam hareket edecek kadar stabil değil.
The guy's not stable enough to move.

duyuyor musun? Reaktör stabil değil.
can you hear me? Reactor unstable.

Ne bakımdan Don? Stabil değil.
In what way, Don? Well, he's not stable.

Ne bakımdan Don? Stabil değil.
He's not stable. Oh, in what way, Don?

Bekleyecek kadar stabil değil.
She's not stable enough to wait.

Kıpırdama. Stabil değil.
Don't move. It's not stable.

Ama nötrino sistemleri stabil değildir.
But neutrino systems are unstable.

Kuantum alan teorisindeki parçacıkların çoğu stabil değildir ve çok çeşitli tepkimeler -korunma kanununa uyan tepkimeler- başka parçacıklara bozunurlar.
The majority of particles appearing in any quantum field theory are unstable, and they decay into other particles in a variety of reactions that must satisfy various conservation laws.

gezegenin Hill küresi dışında yer alır ve stabil değildir.
quasi-satellite orbits lie outside the planet's Hill sphere, and are unstable.

Tamamen stabil değil.
He's not altogether stable.

Bütünüyle stabil değil mi?
Not entirely stable?

Katı fakat stabil değil.
It is solid, but far from stable.

Dünya yeryüzünün üstünde stabil değil.
The world above ground is unstable.

Keplerin çekirdeği hiç stabil değil.
The core of the Kepler is completely unstable.