Examples of using Tablete in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Evet. Tablete göre onlar Mezopotamyanın yarısını esir etmiş… sonra bir rahip tarafından var olmayan bir yere… zamanın olmadığı bir zamana hapsedilmiş eski savaşçılar.
Sağ ol. küçücük ellerinin değdiği son şey o olur.- Birçok madalyan olabilir… ama o minik, çocuk ellerini tablete bir daha sürersen.
üzerinde On Emirin yazıldığı iki taş tablete ev sahipliği yapmaktadır.
Ay tanrısı tablete gücünü bahşetti. O yüzden tablet, geceleri Khonsunun ışığına bulandıkça ailemiz sonsuza kadar beraber olabilirdi ölüm bize bizi ayıramazdı.
Ve her gece tablet onun ışığıyla yıkandıkça… Ay tanrısı gücünü tablete aktardı… ailemiz ebediyen birlikte olacaktı, ölüm bile bizi ayıramayacaktı.
Ve her gece tablet onun ışığıyla yıkandıkça… Ay tanrısı gücünü tablete aktardı… ailemiz ebediyen birlikte olacaktı, ölüm bile bizi ayıramayacaktı.
Ve her gece tablet onun ışığıyla yıkandıkça… Ay tanrısı gücünü tablete aktardı… ailemiz ebediyen birlikte olacaktı, ölüm bile bizi ayıramayacaktı.
Ve her gece tablet onun ışığıyla yıkandıkça… Ay tanrısı gücünü tablete aktardı… ailemiz ebediyen birlikte olacaktı,
Ve her gece tablet onun ışığıyla yıkandıkça… Ay tanrısı gücünü tablete aktardı… ailemiz ebediyen birlikte olacaktı, ölüm bile bizi ayıramayacaktı.
Tablete göre onlar Mezopotamyanın yarısını esir etmiş… sonra bir rahip tarafından var olmayan bir yere… zamanın olmadığı bir zamana hapsedilmiş eski savaşçılar. Evet.
Tablete göre onlar Mezopotamyanın yarısını esir etmiş… sonra bir rahip tarafından var olmayan bir yere… zamanın olmadığı bir zamana hapsedilmiş eski savaşçılar. Evet.
endüktansı değiştirerek pasif olarak çalıştırır), bu da kullanıcı işlemlerini tablete iletmek için kalemin veya kalemin namlusu üzerinde çok işlevli düğmelere izin verir.
Delanceynin tabletine dair en ufak iz yok.
Tabletime ihtiyacım olacak.
Spanglenin tabletine göre Norack son zamanlarda buradaki depoyu satın almış.
Tabletimi ver.
Özel Kalemin tabletine ulaşmak zorundayız.
Hala Khanın tabletindeki şifreleri çözmekle uğraşıyor.
Tabletine bakabilir miyim lütfen?
Kızın tabletindeki kamerayı aç.