Examples of using Tadına bakmak in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Hayır, bunun tadına bakmak istiyorum, Barney.
Dokunmak yok, tadına bakmak yok, bahsetmek yok.
Sadece bir kez tadına bakmak için katil olabilirim.
Kızımız tadına bakmak istiyor.
Kanımın tadına bakmak?
Diğerleri tadına bakmak isterse?
Biraz tadına bakmak istiyorum, beyler.
Tadına bakmak ister misiniz? Kokusu.
Tadına bakmak ister misiniz? Kokusu. Zarif.
Lezzetli bir şeyin tadına bakmak isterseniz… bu çorapları denemelisiniz.
Sadece tadına bakmak istiyorum.
Tadına bakmak istiyor.
Ahiret Kırmızı Örümceği Lilynin tadına bakmak isteyen başka biri var mı?
Veya benimkinin mi tadına bakmak istersin?
Tadına bakmak istiyorum.
Tadına bakmak isteyeceğini düşündük.
Son birkez tadına bakmak istedim.
Orda diye tadına bakmak zorunda değilsin.
Onun tadına bakmak istiyordum.- Ne yapıyorsun?
Orda diye tadına bakmak zorunda değilsin.