TANKININ in English translation

tank
depo
akvaryum
tüpü
tanks
depo
akvaryum
tüpü

Examples of using Tankının in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
uçuş sırasında sıvı hidrojen tankının boş bölümlerinde basıncın 38 psia ulaşmasından dolayı
pressure of the liquid hydrogen tank reaches 38 psig(262 kPa) or the ullage pressure
Şu tanklar bir şey yapıyor gibi görünmüyor.
That tank doesn't seem to be doing anything.
Aşağıdaki tankımı hangi yavşak bit bozdu?
Who's the ruddy nit who's broke my tank downstairs?
Askerler ve tanklar tamamen savunmasız alanları hızla geçti gözlerinin önünde ölürken.
Troops and tank divisions poured across the virtually undefended… dying in front of their eyes.
Bir Japon tankıyla randevumuz var.
The rendezvous is that Nip tank there.
Biraz sonra tanklar köyün güney bayırına geldiler.
A little later, the tank monsters came creeping to the ridge south of the village.
Kuru temizlemeye gittim. Tankları dolduruyorum. Ölüleri taciz ediyorum.
Picking up dry cleaning, filling up the tank, violating the dead.
A7V tankları Birinci Dünya Savaşı esnasında Almanyanın kullanabileceği tek tankdı.
The A7V was the only German tank of World War I that saw actual combat.
Sanırım bardağı taşıran damla tankla sigara almaya kaçması olmuştu.
I think the final straw was nipping out to get some fags in a tank.
Tankımız da var. 750 beygir.
We got a tank. 750 horsepower.
Panthro tankıyla uğraşanları hiç sevmez.
Panthro doesn't like people messing with his tank.
Mike Ditka, Sherman Tankıyla geçiyormuş, tamam mı?
So Mike Ditka rolls up on his sherman tank, right?
Buradan sülük tankımı temizleyebilmen için yeterince enerjin olduğun anlamını çıkabilirim.
I take it that means you have got the energy to clean my leech tank.
Bilmiyorum. Belki tankta bir sızıntı vardı.
I dunno. I think there was a leak in the tank.
Tüm fıçıları, tüm tankları yıkayacağız. Pişirmek için kullandığımız tüm yüzeyleri.
All right, we're gonna scour every vat, every tank, every cook surface.
General şu tankla meşgul oluyor, onların geldiğini göremeyecek.
General's too busy with that tank. He won't see'em coming.
Bizim Buhar Tankımız, Model 2.
Our Steam Tank, Model Two.
Bir tankımız olsa belki, veya savaş uçağımız.
If we had a tank, maybe, or an air force.
Tanklar özellikle dağlık arazi
The tank is still vulnerable to infantry,
Tanklar iki şekilde durdurulabilir.
A tank can be stopped two ways.
Results: 104, Time: 0.025

Tankının in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English