Examples of using Tapanlar in Turkish and their translations into English
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Saat sekizde Gezideki Duruidler, sonra Volkana Tapanlar Saati ardından Gençler İçin Su Altında Tombala ve… Pislikle Eğlence.
Ve ondan başkalarına tapanlar, şefaate nail olmazlar, ancak gerçeğe tanık olanlar müstesna ve onlar, gerçeği bilirler de.
Ve ondan başkalarına tapanlar, şefaate nail olmazlar,
domuzlar ve tağuta tapanlar çıkardığı kimseler.
Puta tapanlar o gün Allahın hükmüne teslim olurlar; uydurdukları şeyler onlardan uzaklaşırlar.
Puta tapanlar o gün Allahın hükmüne teslim olurlar; uydurdukları şeyler onlardan uzaklaşırlar.
Allahın kendisine lanet ettiği, ona karşı gazablandığı ve onlardan maymunlar ve domuzlar kıldığı ile tağuta tapanlar; işte bunlar, yerleri daha kötü
domuz şekline soktuğu kişiler ve Şeytana tapanlar.
Çobanları seviyor olmalısın, oğluna ilk tapanlar onlardı, krallardan bile önce.
ateşe tapanlar ve( Allaha) eş koşanlar( yok mu?) Allah, kıyamet günü bunların arasını şüphesiz ayıracaktır.
domuzlar ve tağuta tapanlar çıkardığı kimseler. İşte bunlar, yeri( durumu)
domuzlar kıldığı ile tağuta tapanlar; işte bunlar,
domuzlar ve şeytana tapanlar yapmışsa, işte onların yeri daha kötüdür
domuzlar ve şeytana tapanlar yapmışsa, işte onların yeri daha kötüdür
ve yalancı Tanrılara tapanlar'' ve'' Onlar,
Ve biz ona tapanlarız.
Ve biz ona tapanlarız.
Ve biz ona tapanlarız.
Ve biz ona tapanlarız.
Bunlar senin kutsallığına tapanlardır, sana şükredenlerdir.