THE POST in English translation

• the post

Examples of using The post in Turkish and their translations into English

Başka bir gazeteden, The Posttan alıntıyla alelacele baskıya mı yetiştirmek istiyorsunuz?
A quote from The Post? You want to rush to print with some other paper's quote?

Başka bir gazeteden, The Posttan alıntıyla alelacele baskıya mı yetiştirmek istiyorsunuz?
You want to rush to print with some other paper's quote, a quote from The Post?

Ama The Post, beğenmiş.
But The Post, they liked it.

Zaten The Post aldığımızı sanıyordum.
I thought we already got The Post.

The Post* buna bayılacaktır!
The post will love it!

The Post Gazetesi, Newsdayin kapağı.
Cover of Newsday, the Post.

Aldığımızı sanıyordum. Zaten The Post.
I thought we already got The Post.

Şuraya bakın! The Post, Uçuyor.
The Post:"It flies. Now look.

The Post: UÇUYOR Şuraya bakın!
The Post:"It flies. Now look!

The Post gazetesinde gerçekten çok mutluyum.
I'm really happy at The Post.

Şuraya bakın! The Post, Uçuyor.
Now look. The Post,"it Flies.

Şuraya bakın! The Post, Uçuyor.
The Post,''lt Flies. Now look.

The Post seni çok seviyor gibi görünüyor.
The Post seems to be in love with you.

Neden bunu'' The Post'' a sormuyorsun?
Why don't you ask"The Post"?

The Post sorumsuz, FBI
The Post is irresponsible.

Aldığımızı sanıyordum. tercih ediyoruz. Zaten The Post.
I thought we already got The Post.

Ayrıca The Sun ve The Post röportaj için arıyor.
And"The Sun" and"The Post" are both calling for comment.

The Post Başkanın göçmenlik reformu ile ilgili bir haber yapmak istiyor.
The Post wants to run a story on the president's lack of immigration reform.

Evet,'' The Times'' ve'' The Post gazetelerindeki bağlantılarımızın… adları neydi?
At"The Times" and"The Post" again? Yeah, and what were the names of our contacts?

O zaman'' The Post'' Başkanın Papaz Jennings ile görüşmek istediğini nasıl öğrendi?
Then how would"The Post" find out that the President's seeking counsel from pastor Jennings?