Examples of using Trouble in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
I Love Trouble için biletimiz var da.
Trouble'' için iki farklı video klip çekilmiştir.
If perhaps I get trouble. Bu yüzden.
Trouble'', Amerikalı şarkıcı Pinkin Try This albümünden çıkardığı ikinci teklidir.
The Original Seriesin'' Trouble With Tribbles'' bölümü yayındayken televizyonu mu kapattın?
Taylor Swift-'' I Knew You Were Trouble''( 582,000) 12 Ocak 2013:5.
And everybody knows that youre in trouble Ve herkes başının belada olduğunu bilir.
Bu tekliler arasında'' Trouble'' ve'' God Is a DJ'' de yer almaktadır.
Trouble and a Pair of Dice diye bir batakhane.
İtiraf edemedim çünkü'' Trouble'' adlı şarkımın ilk single olmasını istiyordum bu yüzden Rihanna ile çalıştılar.
Dave Barrynin 1999 romanı'' Big Trouble'' da ana karakter Elliot Arnold, Buffyi izlerken abur cubur yemektedir.
Şovun açılışı,'' Trouble''/'' Handsome Man'',
ve sonra belki'' Trouble Is'' için sahneye fırlayabilirim.
Şarkı albümden yayınlanan tek promosyon singledır.‘ Begin Again,‘ Red ve‘ I Knew You Were Trouble daha sonradan resmi single olarak da yayınlanmışlardır.
Birleşik Krallıkta'' Low'', A yüzünde'' The Trouble with Love Is'' parçasıyla birlikte yayımlandı ve listenin 35 numarasından öteye geçemedi.
Albümden dört single çıktı;'' Yellow'' ve'' Trouble'' singleları Birleşik Krallıkta ilk 10 içine girdi,'' Shiver'' ve'' Dont Panic'' ise listelerde daha az başarılı oldu.
Sonra derken, Trouble Funkla birlikte çalmaya karar verdik.
Trouble Funkın ilgisini çekti. Punk akımını duymuşlardı.
Trouble var. Tiny var.
Pizza götürüyorum!* Then youre gon na be in trouble.