Examples of using Tuttuğunuz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bu yüzden FBI ajanı tuttuğunuz şeyleri çalardı.
Quinni tuttuğunuz kutuyu bana göstermek ister misin?
Elimi tuttuğunuz zamanı hatırlıyor musunuz?
Çocuklardan uzak tuttuğunuz sürece bizim açımızdan sorun değil.
Bugüne kadar içinizde tuttuğunuz her şeyi çıkarın içinizden.
Bizim tarafımızı tuttuğunuz için minnettarız.
Onları tuttuğunuz için teşekkürler.
Ve kilit altında tuttuğunuz her mahkum için FEMAdan para alıyorsunuz.
Kasada tuttuğunuz detaylar, değil mi?
Tuttuğunuz parça.
Elinizde tuttuğunuz bir domuzun kalbi.
Ellerinizde tuttuğunuz belgeler çok daha aydınlatıcı olacaktır.
Elinizde tuttuğunuz bir tahta parçası.
Bristolda tuttuğunuz tahıl, erzak ve 200 top karşılığında.
Bay Gardini, burada tuttuğunuz karavan… hakkında beni aradı.
Ellerinizde tuttuğunuz herhangi şey masum bir hayat sürebilir.
Mahkumları tuttuğunuz başka bir yer var mı?
Cihazı sıcak tuttuğunuz için minnettarım size. Haydi ama!
Beni tuttuğunuz yerden buraya getirince.
Ve içinde tuttuğunuz mühimmatı.