TUTUKLULARIN in English translation

prisoners
tutsak
mahkûm
tutuklu
mahkumu
esir
esiri
inmates
mahkûm
tutuklu
mahkumu
bir mahküm
detainees
tutuklu

Examples of using Tutukluların in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Tutukluların kullandığı isim bu.
It's the term used by the inmates.
Ardından tutukluların 10 tanesi vurularak öldürüldü.
Eventually, 10 of the detainees were shot dead.
Görüşmüş olduğu tutukluların bir listesi var mı?
Is that list of prisoners that he's seen come in yet?
Tutukluların hepsi de iddiaları reddediyor.
All of those detained deny the allegations.
Bu bina, tutukluların giysilerindeki bitleri temizlemek için kullanılıyormuş.
This building was used to delouse the prisoners' clothing.
Tutukluların çoğu tekrar yakalandı,
Many of the prisoners were caught again,
Tutukluların salınma tarihinin reddi için en azından yirmi şikayet olmalı.
There's got to be at least 20 complaints of prisoners being denied their release date.
Bu tutukluların pislik olarak yargılandıklarını hatırlamanızı istiyorum.
I want you to remember that these are prisoners that have been judged as scum.
Tutukluların gitmesine izin verdim.
I let the prisoners go.
Tutukluların çoğu tekrar yakalandı,
Many of the prisoners were caught again,
Başbakan Georges Ponmidou tutukluların salıverileceğini ve Sorbonneun açılacağını ilan eder.
Prime Minister Georges Pompidou personally announced the release of the prisoners and the reopening of the Sorbonne.
Hindistanda tutukluların hesap defterini tutuyorum. Hayır.
No. In India, I make a ledger of the prisoners.
Hayır. Hindistanda tutukluların hesap defterini tutuyorum.
No. In India, I make a ledger of the prisoners.
Hindistanda tutukluların hesap defterini tutuyorum. Hayır.
In India, I make a ledger of the prisoners. No.
Basit bir şekilde tutukluların zihnini okuma becerisine sahip.
He has technology that allows him to simply read a prisoner's mind.
Tutukluların adası ya da her neyse, oradakine.- Hayır!
The one about the, like, prison island or whatever. No!
Tutukluların geciktirme taktiği sayesinde… doların çok küçük bir miktarı basılabildi.
Only a very small number of dollars was produced. Thanks to the inmates delaying tactics.
Tutukluların geciktirme taktiği sayesinde.
Thanks to the inmates delaying tactics only.
Tutukluların nakli tamamlanana kadar telsiz sessizliğine riayet etmeyi sürdüreceğiz.
We will continue to observe radio silence… until after transfer of prisoners.
Tutukluların kendilerini savunması, en doğal kanuni haklarıydı.
The fundamental legal right to challenge their detention.
Results: 136, Time: 0.0255

Tutukluların in different Languages

Top dictionary queries

Turkish - English