Examples of using Unit in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
The Unitin önceki bölümlerinde… Yer değiştiriliyoruz.
O halde iceride 10 unite kaldi.
Evet. Karşı caddedeki Ellis Unitte.
Milyar unite.
Konu tehlikeli Bütün 4 unite bölgesi silahlansın.
Konu tehlikeli Bütün 4 unite bölgesi silahlansın.
Uniti duydum gelen tüm mültecilerin vardığı.
Bu kucuk unite-- arabanizdaki kucuk 12-volt bujiyi hatirlayin arabanizi dolduran,
Special Victims Unitin bir bölümünde konuk oyuncu olarak yer almıştır.
Savaşın bir parçası olarak 1944te bir fabrikada çalışırken First Motion Picture Unitten bir fotoğrafçıya tanıtıldı ve başarılı bir pin-up modellik kariyerine başladı.
Special Victims Unitte NYPD dedektifi Odafin Tutuola karakterini canlandırmaktadır.
Bu performans, ışığın oyun ve özeleştiri niteliği… Unite vurgulamak deneyimleri sağlamak… Uzay bizim algı ve ona yerimizi kırılganlığı.
Fakat Economist Intelligence Unitin Salı günü yayınladığı bir raporda iktidar koalisyonunun anayasa mahkemesinin kararlarını bozabilmesi için ihtiyacı olan üçte ikilik çoğunluğu elde etme şansına gölge düşerken,
Unit 02 lavaya giriyor.
Unit 02 lavaya giriyor.
Unit 02 gönderilme pozisyonunda.
Unit 02 ona destek ol.
Unit 01 i yolluyorum şimdi.
Unit 01 fırlatmaya hazırlanıyor.
Unit 01 neural bağlantıyı reddediyor!