Examples of using Vücudumdan in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Bunları vücudumdan çıkaracak aletlere ihtiyacım var. Jesse.
Bunları vücudumdan çıkaracak aletlere ihtiyacım var. Jesse.
Çıkarttı. Vücudumdan… Borg teknolojisi.
Şuanki dairem vücudumdan sadece biraz daha büyük.
Boncukları vücudumdan ne zaman çıkaracağı bana söyleyebilir misin?
Vücudumdan bir parçayla mı?
Vücudumdan çıkana kadar seninle yatmamayı tercih ederim.
Çünkü etimi vücudumdan ayırmak istiyor gibi görünüyor da.
Gözlerim kapalıydı. Tişörtümü vücudumdan söküp attı, tamam mı?
Çünkü daha ilk akşamdan vücudumdan iğrenmiş.
Sanki elini içime soktu ve tüm kemiklerimi vücudumdan söküp aldı.
Dokuz ay boyunca vücudumdan.
Onları içip sarhoş olabilir ve vücudumdan shot yaptırabilirdim.
Ne tuhaf. Ona 10uncu kez Hitler derken vücudumdan ayrılıp… şu konserve şeftalilerin oraya kadar yükseldiğimi hissettim.
Ne tuhaf. Ona 10uncu kez Hitler derken vücudumdan ayrılıp… şu konserve şeftalilerin oraya kadar yükseldiğimi hissettim.
Ne tuhaf. Ona 10uncu kez Hitler derken vücudumdan ayrılıp… şu konserve şeftalilerin oraya kadar yükseldiğimi hissettim.
Ne tuhaf. Ona 10uncu kez Hitler derken vücudumdan ayrılıp… şu konserve şeftalilerin oraya kadar yükseldiğimi hissettim.
Damarlarımdaki kanı hissedebiliyorum. vücudumdan çıkan sıcaklığı… Dünyanın dönüşünü.
Bir sandalyeye bağlı, ve her birkaç saniyede vücudumdan binlerce volt akım geçerken.
Gerçekten benimle çalışmak için mi yoksa vücudumdan yararlanmak için mi burada olduğunu öğrenmek içindi.