Examples of using Varır varmaz in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Oraya varır varmaz beni aramanı istiyorum.
Oraya varır varmaz bu kapsülü aç. Doğru.
Oraya varır varmaz sana yazacağım.
Willarda varır varmaz onları ararız.
Ama Praga varır varmaz seni ararım.
Varır varmaz köyün giriş çıkışlarını tamamen kapatın!
Laramie kalesine varır varmaz bir kopyasını Washingtona gönder.
Oraya varır varmaz bu adresi bul.
Oraya varır varmaz tüm belgeleri sana vereceğim.
Eve varır varmaz size telefon edeceğim.
Evet… evet… kesinlikle. Delhiye varır varmaz Faridabada giden bir trene bineceğiz.
Eve varır varmaz yağmur yağmaya başladı.
Fakat Praga varır varmaz seni arayacağım.
Hanımefendi varır varmaz sizi görmek istediğini söylemişti, Bay Holmes.
Ve elmas yerine varır varmaz hesabına parayı yatır.
Varır varmaz onu Pattersona göndereceğim.- Tren istasyonuna.
Şikagoya varır varmaz seni arayacağım.
Eve varır varmaz, telefon çaldı.
Eve varır varmaz tüm şekerleri kim alırdı?
Varır varmaz beni ara.