Examples of using Won in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Won.- Buyurun.- Bekleyin.
Won.- Bekleyin.- Buyurun.
Won.- Buyurun.- Bekleyin.
Won.- Buyurun.- Bekleyin.
Won.- Bekleyin.- Buyurun.
Hea Won Kimyasal Maddeleri mi? Hea Won Grupun bir kuruluşu, değil mi?
Benim, Won Kang Ha.
Sana milyarlarca won para ödedik.
Won. Bana ödünç verdiğin hani?
Won Taek hyung burada değil,?
Won ödemelisin! Onlara 100!
Günden güne milyarlarca won oynayabilir. Hisse senedi fiyatları.
Günden güne milyarlarca won oynayabilir. Hisse senedi fiyatları.
Milyarlarca won yatırıyoruz ama ne kadar sürecek?
Sen buna 100 Won vermiştin.
Pirinç kekleri… 2000 won.
İştahlı** Won Inin lakabı.
Aletlerine ihtiyaçları var. Değeri milyonlarca won olan ameliyat ve teşhis.
Bay Han borsada çok kaybedip tefecilere milyarlarca won borçlanmış.
Bu işe trilyonlarca won yatırdım.