YÜKLENMESI in English translation

overload
aşırı yükleme
aşırı yüklenme
fazla
fazla yüklenirseniz
uploading
yükleme
yüklenmeye
gönderme
to load
yükleme
yüklenecek
doldurmayı
doldurulur
bindirmemi
loading
yükleme
doldurmaya
bindirmek
bir yük
download
indir
indirin
yükleme
yüklenmeye
to be installed

Examples of using Yüklenmesi in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Eskiden babanın sana yüklenmesi beni hasta ederdi.
It used to make me sick when your father was hard on you.
Sudana göndermek üzere organ nakil kutularının yüklenmesi için altı konteyner.
Six container loads of organ transplant boxes for the Sudan.
Karşıdan yüklenen paket bozuk ve yeniden yüklenmesi gerekiyor.
The package that was downloaded is corrupt and needs to be downloaded again.
Yani? Yazılımın, yerinde yüklenmesi gerekiyor.
Meaning what? The malware had to be uploaded onsite.
Süpersonik enerji kaynağımın yüklenmesi lazım.
I gotta charge up my supersonic dynamo.
İlk odak noktası: teknenin yüklenmesi.
The initial focus: the loading of the boat.
Yazılımın, yerinde yüklenmesi gerekiyor. Yani?
Meaning what? The malware had to be uploaded onsite?
Için geri sayım başlamak üzere.- Hazır olun. Sahte başlıkların yüklenmesi ve B-1 uçuşu.
Stand by. Countdown is go for dummy warhead loading and B-1 flight.
SP1in yüklenmesi gereken Expression Media 2 Service Pack 2dir.
Expression Media 2 Service Pack 2, which requires SP1 to be installed.
İlk sürüm, Bilgisayara yüklenmesi gereken bir Microsoft veri yolu kartı gerektiren bir InPort ISA arabirimini içeriyordu.
The initial version featured an InPort ISA interface, requiring a Microsoft bus card to be installed in the computer.
Uzaktan yükleme işlevi olmadan, verilerin önce yerel ana bilgisayara yüklenmesi ve daha sonra yavaş bağlantılar üzerinden uzaktan dosya barındırma sunucusuna yüklenmesi gerekirdi.
Without remote uploading functionality, the data would have to first be downloaded to the local host and then uploaded to the remote file hosting server, both times over slow connections.
RecAnın SSBP-kaplı 3 çıkıntıya yüklenmesi iki farklı yoldan olabilir, bunlardan biri RecFOR enzimini gerektirir,
The RecA protein can be loaded onto the SSBP-coated 3' overhang in one of two distinct pathways,
Kayan kıskacın DNA kalıp ipliği üzerine yüklenmesi'' kayar kıskaç yükleyicisi'' adlı özelleşmiş proteinler tarafından yapılır,
Sliding clamps are loaded onto their associated DNA template strands by specialized proteins known as"sliding clamp loaders", which also disassemble
Komut satırına geçtiğinizde, tümünün yüklenmesi gerekmediği için bazı xsldbg komutları çalışmayacak.
Going to the command shell; not all xsldbg commands will work as not all needed have been loaded.
Yayınlayıcılardan önce yüklenmesi gerekmiyor muydu? Nötron akışının yükselmesi için yansımaölçer gerekiyorsa.
Shouldn't it be installed before the emitters? If the reflectometer is supposed to amplify the neutron stream.
Dediğim gibi, geldiğimizi görseler bile silahın yüklenmesi birkaç dakika alır.
As I said, even if they do see us coming, the weapon will take a few minutes to charge up.
Tarih kitaplarında uzun süre ihmal edilen ise, büyük seyyahın böylesine tehlikeli bir seyahati… yüklenmesi için gizli bir nedeni vardı.
Long neglected by the history books, the great navigator had a secret reason to undertake such a perilous voyage.
Demek istediğim, başka yolları varken sırf belli bir bir tecrübeyi yaşayacağım diye… kadının kendine bu kadar yüklenmesi, kocasına bu kadar yüklenmesi..
I mean, for her to go through so much, when there are other ways. just so you can have a certain experience to put your husband through so much.
Kasım, 2000- Kaprun disaster, Avustrya: Bir funicular tren, tünelde emniyetsiz bir şekilde ısıtıcı yüklenmesi nedeniyle alev aldı.
November 11, 2000- Austria- Kaprun disaster A funicular train catches fire in a tunnel because of an unsafely installed heater.
Normal cenaze arabasına sığamayacak kadar büyük kamyonete yüklenmesi gereken bir tabuttu.
So large that it didn't fit into a regular hearse but had to be loaded on a truck.
Results: 59, Time: 0.0339

Top dictionary queries

Turkish - English