Examples of using Yüz dolarlık in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Ya aşk? Yüz dolarlık fren işi sanki?
Ona bir kaç yüz dolarlık gül ve dibini düşürecek bir şiir gönderdim.
Yüz dolarlık fren işi sanki. Frank?
Gitti yüz dolarlık manikürüm.
Yüz dolarlık banknotlar.
Tom caddede yüz dolarlık kağıt para buldu.
Bu yüz dolarlık bir gömlek. Olamaz!
Bu yüz dolarlık bir banknot.
Çünkü söylerse sadece birkaç yüz dolarlık ücretini alırdı.
Yüz dolarlık 5 takıma oynanmış bahis kuponu- Bucs, Rams, Chargers, Seahawks, Lions.
Ben bir süredir ayığım. İnsanlar yüz dolarlık banknotlarla kokain çekmeye devam ediyorlar mı?
bu barda yüz dolarlık banknot vesile olmasaydı Jackson Meydanında bir tabloya bakarken tanışırdık
Bu arada bu yüz dolarlık şampanyayla 29 dolara sattıkları berbat şey arasında fark varsa anlamak için daha hassas bir damak tadı gerek.
Yüz dolarlık banknotlarda bir şeyler bulmaya çalıştık. Neden bunun şimdi açığa çıktığını gösterebilir diye.
Ben giderken, nakit para dolu bir zarf verdi… birkaç yüz dolarlık.
Bu yılın başında Ricky Tan İsviçre yapımı… yüz dolarlık matbaa kalıbı buldu… ve süper banknotları basmaya başladı.
bana 10.000 dolar değerinde yüz dolarlık bu fişleri verdi.
cebinizde bulduğumuz şu yeni yüz dolarlık faturalar bu kadın tarafından soyulan bir bankadan çalındı.
Ben giderken, nakit para dolu bir zarf verdi… birkaç yüz dolarlık.