Examples of using Yaşındayken in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Yaşındayken arabamı kaçırdı
Onun yaşındayken sen ya da ben çok mu farklıydık sanki?
Demek beş yaşındayken anneni kaybettin.
Altı yaşındayken annesi öldü.
Yaşındayken tanışmıştık.
Yaşındayken, Montereyde çok güzel bir otelde iş buldum.
Yaşındayken, yetimhaneye bir domuz ahırı yapıyorduk.
Yılında 22 yaşındayken, S. Listonu yenip Dünya Şampiyonu oldu.
Yaşındayken, babam bizi terk etti.
Yaşındayken Torino Askeri Akademisine girdi.
Yaşındayken ayaklarım aşırı kıllanmaya başladı.
Yaşındayken iş bulabilmek için yaşımı büyük göstermem gerekiyordu.
Yaşındayken babamın kafasında bir vazo kırdım
Yaşındayken teras camını kırdım
Yaşındayken gerçekten kötü bir araba kazası geçirdim.
Kasaba halkı alkış tutmuş 5 yaşındayken daha, herkesi cebimden çıkarmışım.
Ben iki yaşındayken okumaya başladım.
Yaşındayken amcam bana şeytan çıkarıcı olduğunu anlatmıştı.
Yaşındayken önemli bir ödül kazandım.
Yaşındayken mavi taşak hikayesinin yalan olduğunu öğrendim.