YAKLAŞIK SEKIZ in English translation

about eight
sekiz
yaklaşık 8
8 gibi
yaklasik 8
approximately eight
yaklaşık sekiz
nearly eight
neredeyse sekiz
yaklaşık sekiz
nerdeyse sekiz
sekiz milyon sterlini cebe indiriyor şirket frankenstein ürünleri satarak haftada neredeyse
almost eight
neredeyse sekiz
neredeyse 8
yaklaşık sekiz
about 8
yaklaşık 8
0
8 gibi
sekiz
roughly eight
yaklaşık sekiz
aşağı yukarı sekiz

Examples of using Yaklaşık sekiz in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Galey yaklaşık sekiz hafta önce arkadaşlarına, ailesine ve meslektaşlarına çok ihtiyaç duyduğu ve hak ettiği bir dünya turuna çıktığını belirten bir e-posta atmış.
Galey sent out an e-mail to friends, family and colleagues about eight weeks ago that he was taking a much needed, well-earned trip around the world.
Antartikadan başladılar ardından, yaklaşık sekiz ay sürüklendiler yol boyunca,
Starting in the Antarctic, they have drifted for nearly eight months on the way,
cidden olsaydım, yaklaşık sekiz saat içinde yanıma ne kadar alabilirdim?
I mean seriously gone, in about eight hours, how much could I take with me?
Ajan Jin evden ayrılmasının üzerinden yaklaşık sekiz dakika geçti.
Since Agent J left the premises, approximately eight minutes have passed,
Ağustos 1996 yılından itibaren, yaklaşık sekiz yıldır Başkan Yardımcısı olarak görev yaptıktan sonra Michel Nisan 2004te,
After serving as Vice-President for nearly eight years, beginning in August 1996, Michel became President in April 2004,
Yaklaşık sekiz yıl önce, Millfield Kolejinde yazdığım bir oyunun açılış gecesinde bunu bana o verdi hanımefendi.
She gave it to me, ma'am. At the opening night of a play that I wrote at Millfield College about eight years ago.
Yaklaşık sekiz yil sonra, bu orduların liderleri orduları birleştirme konusunu görüşmek üzere Saraybosnadaki Butmir Kampında bir araya geldiler.
Almost eight years later, the leaders of those armies have met at Camp Butmir in Sarajevo to discuss unifying them.
Kadın vücudu, kollar ve eklemler için silindir şekiller kullanılmak üzere yaklaşık sekiz daireye bölünebilir.
The female form can be divided into approximately eight circles up and down with cylindrical shapes for the arms and joints.
Çünkü yaklaşık sekiz ay önce… Bayan Addams çekti ve güzel tüylerini uçurdu… Parkway Biltmorea.- Neden olmasın?
Miss Addams up and flew her fine feathers Because about 8 months ago, Why not? over to the parkway biltmore?
şehrin yüzölçümü yaklaşık sekiz kat büyüdü.
the city area grew to nearly eight times its former size.
Peter Barbera, depolama birimini kiralayan adam, babasıymış ve yaklaşık sekiz yıldır hapisteymiş.
Peter Barbera, the man who rents that storage unit-- he's the father, and he's been in prison almost eight years.
Şimdilik söyleyebileceğim, hepsi aynı silahla… bir bıçak, yaklaşık sekiz inç uzunluğunda,
As far as we can tell, all with the same weapon. A blade, approximately eight inches long,
Çünkü yaklaşık sekiz ay önce… Bayan Addams çekti
Because about 8 months ago,
Bakanlığın organize suç dairesi bünyesinde çalışan polis görevlileri, tutuklamaları gerçekleştirmeye yetecek kadar kanıt toplayana dek yolsuzluk yapan memurları yaklaşık sekiz ay süreyle izlediler.
Police operatives with the ministry's department for organised crime followed the corrupt officers for nearly eight months until they amassed sufficient evidence to execute the arrests.
Gitmek zorunda olsaydım, yani cidden olsaydım, yaklaşık sekiz saat içinde… yanıma
How much could I take with me? in about eight hours, If I had to be gone,
Şubat 2011 tarihinde‘ Cehennem in Melekleri ne üye olan ve yaklaşık sekiz yıldır ABD Marshals tan kaçan zanlı Paul Eischeid yakalanmıştır.
On February 3, 2011 Paul Eischeid, a fugitive and member of the Hells Angels who had eluded U.S. Marshals for nearly eight years, was arrested.
24 Aralık 1968. Yaklaşık sekiz aylıktım.
when I was about eight months old.
Yanıma ne kadar para almalıyım? Gitmek zorunda olursam, yani cidden gidersem, yaklaşık sekiz saat içinde.
How much could I take with me? in about eight hours, If I had to be gone, and I mean seriously gone.
şu ana kadar… Yani, ben yaklaşık sekiz biliyorum.
I mean, I know about eight.
Yaklaşık sekiz.
About eight.
Results: 366, Time: 0.041

Word-for-word translation

Top dictionary queries

Turkish - English