Examples of using Yaralısın in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Unutma, yaralısın. Gidelim!
Yaralısın! Dayan, Toyama!
Sen yaralısın! Evet, biliyorum!
Yaralısın. Onlardan sadece birini halledeceğim.
Hastaneye gitmen gerekiyor. Yaralısın.
Yaralısın. Özür dilerim.
Yaralısın! Hey, sen!
Sen yaralısın! Evet, biliyorum.
Yaralısın. Onlardan sadece birini halledeceğim.
Bu kesiği temizlememe izin ver. Yaralısın.
Fakat yaralısın! Dostlarım Mançuryada savaşıyorlar!
Yaralısın… Ne istiyorsun?
Yaralısın.
Ve sen yaralısın, dedektif.
Gemide doktor var. Dinle, yaralısın.
Ve yaralısın Zor bir mola, he?
Yaralısın! Bana bırakın.
Yaralısın. Sen onlardan değilsin.
Sen yaralısın, Bay McElroy.
Gemide doktor var. Dinle, yaralısın.