YARATILMASI in English translation

• the creation
• creating

Examples of using Yaratılması in Turkish and their translations into English

Peyzaj mühendisliği, antropojenik peyzajın yaratılması ve tasarlanması için mühendislik ve diğer bilimlerin disiplinler arası uygulamasıdır.
Landscape engineering is the interdisciplinary application of engineering and other applied sciences to the design and creation of anthropogenic landscapes.

AFPnin aktardığı mahkeme kararında,'' Yeni bir azınlığın yaratılması ve tanınması üniter devleti ve milletin bölünmezliğini tehlikeye atar.
Creation and recognition of a new minority… would endanger the unitary state and the nation's indivisibility," the AFP quoted the court's ruling as saying.

Onun ayetlerinden biri de göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin değişik olmasıdır.
And among His signs is the creation of the heavens and the earth, and the differences in your languages

Onun ayetlerinden biri de göklerin ve yerin yaratılması, dillerinizin ve renklerinizin değişik olmasıdır.
And one of His signs is the creation of the heavens and the earth and the diversity of your tongues

Seattledaki insan kaçakçılığı ve yeni zombilerin yaratılması bugün sona erecek. Öldür onu!
And creation of new zombies, stops today. The smuggling of humans into Seattle, Kill her!

Küçük bir buz topundan bir dikit yaratılması müşterinin önünde, Tatlı masaya getirildiğinde, büyük bir sürpriz.
The big surprise is how, a stalagmite is created. from a little ball of ice in front of the customer, And when the dessert arrives at the table.

Küçük bir buz topundan bir dikit yaratılması müşterinin önünde, Tatlı masaya getirildiğinde, büyük bir sürpriz.
And when the dessert arrives at the table, from a little ball of ice in front of the customer, a stalagmite is created. the big surprise is how.

Küçük bir buz topundan bir dikit yaratılması müşterinin önünde, Tatlı masaya getirildiğinde, büyük bir sürpriz.
The big surprise is how, And when the dessert arrives at the table, from a little ball of ice in front of the customer, a stalagmite is created.

Bir bileşiğin yaratılması kaçınılmazdı.'' Tanrı karşıtı'' olarak söz ettiği.
It was inevitable that a compound would be created, which he referred to as the"Anti-God.

Dünyada yaşamın yaratılması ve başlaması için gereken her şeyle ilgili bir sürü teori bulunuyor.
There's a whole set of theories… that suggests that everything needed for life… started and was created here on Earth.

Bu partiler, istihdam yaratılması ve hükümet fonlarının tahsisi konularında büyük iddialarda bulunan Papandreu ve Karamanlise göre daha gerçekçi ve ayakları yere basan bir tavır ortaya koydular.
They appeared realistic and down-to-earth, compared to Papandreou and Karamanlis who made big claims concerning job creation and the reallocation of government funds.

Bu fikirle kısmen, Gruevski yönetiminin güçlü bir şekilde desteklediği zorunlu eğitim uygulamasına geçiş şartlarının yaratılması amaçlanıyor.
The idea is in part meant to create the conditions for introducing compulsory education, something the Gruevski administration strongly supports.

Dünyanın yaratılması, kozmosun.
The creation of the world, Space.

Bu bir hayvan yaratılması.
It's an animal creation.

Mükemmeliyetin yaratılması bir hata değildir.
The creation of perfection is no error.

İnsan evriminde yeni bir aşamanın yaratılması.
The creation of a new stage in human evolution.

Hata değildir. Mükemmeliyetin yaratılması bir.
The creation of perfection is no error.

Karakterlerin yaratılması oyunun önemli bir parçasıdır.
The creation of characters is an essential part of the game.

Güzelliğin ve saflığın yaratılması manevi bir eylemdir.
The creation of beauty and purity is a spiritual act.

Bağın yaratılması için kan fedakarlığında bulunulmalıdır.
For the tear to be created, it would have required a blood sacrifice.