Examples of using Yelekleri in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Can yelekleri, köpekbalıklarının işini kolaylaştıracaktır.- Sonra gitti.
Yelekleri gördüm, evet.
Ben ve J yelekleri alma işini halledeceğiz. Tamam.
Ben ve J yelekleri alma işini halledeceğiz. Tamam.
Yelekleri görmüş olsak bile saldırı için onaylarına ihtiyacımız var.
Salı ve yelekleri bu gece hazır edebilir misin?
Yelekleri almak onun fikriydi!
Yelekleri diğer Ar Rissalah üyelerine götürmesi gerekiyormuş.
Yelekleri ele geçirdiler.
Tamam. Ben ve J yelekleri alma işini halledeceğiz.
Tamam. Ben ve J yelekleri alma işini halledeceğiz.
Hayat yelekleri ya da biralar görmüyorum Bu küçük kolların çevresinde,
eldivenleri, yelekleri, kaval kemiği,
Can yelekleri. Mumyanın ayakkabıları eski can yeleklerinin yakınında bulunmadı mı?
Geri dönüşüm şirketi içindeki hammadde yüzünden yelekleri yok etmediyse… bu benim sorunum değil.
Geldiklerinde, bu iki avanağı okyanusun ortasında, üzerlerinde… can yelekleri, martinilerini yudumlarken bulmuşlar.
Bu yüzden bize para ödüyorlar. Geri dönüşüm şirketi içindeki hammadde yüzünden yelekleri yok etmediyse bu benim sorunum değil.
Geldiklerinde, bu iki avanağı okyanusun ortasında, üzerlerinde can yelekleri, martinilerini yudumlarken bulmuşlar.
Adamların elinde haritalar, planlar, intihar… yelekleri için malzemeler ve videolar vardı.
Adamların elinde haritalar, planlar, intihar… yelekleri için malzemeler ve videolar vardı.