Examples of using Yerinin in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
O platformun her yerinin aranmasını istiyorum. Oraya gidelim.
Bu arada olay yerinin rock yıldızı bendim.
O zaman uyu ve tam yerinin rüyasını gör.
İşaretli bir park yerinin olmamasını?
O sırada her yerinin dövmeli olduğunu fark ettim.
Askerler! Bütün silahlarınızı kalp yerinin sağına yönlendirin.
Ona, Çavuş Brodynin Afganistandaki yerinin Nazir tarafından sızdırıldığını söyle.
Çalışanların takdir ettiğini hissediyorsun. İşaretli bir park yerinin olmamasını?
Dün akşam 40 kişinin öldüğü ve yaralandığı olay yerinin dışında bulunuyorum.
Van Nessdeki araba park yerinin 10. bölümünde.
Askerler! Bütün silahlarınızı kalp yerinin sağına yönlendirin.
Partinin yerinin değiştiğiyle ilgili bir mail aldım.
Yerleşim yerinin ışıkları söndü
Ayrıca kalacak yerinin olmadığı için de üzgünüm.
Erkeğin uyuma yerinin sükunetine çekiliyorlar.
Binme yerinin diğer tarafında, evet.
Çalışma yerinin kamerasını hazırladık.
Yerinin bunun için yeterince güvenli olduğunu düşünüyor musun?
Daima yerinin hatırlatılması gerekirdi.
Yani olay yerinin yakınında bile değilmiş.