Examples of using Zalimliği in Turkish and their translations into English
{-}
-
Ecclesiastic
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice Çarşamba günü basın mensuplarına verdiği demeçte, bugün Dışişleri Bakanlığının raporu ilk yayınladığı 2000 yılına göre'' insan kaçakçılığının zalimliği hakkında çok daha fazla bir küresel bilinç'' olduğunu söyledi.
polisin zalimliği ve hükümet baskısından şikayet etti.
Senin amigon, Zalim, parasını geri mi istedi?
Ey zalim, bu büyük ismi duy ve titre!
Kenny De Grootun zalimce, anlamsızca şiddetine maruz kalarak.
Niye BTK ya da Zalim Uykucu gibi geri döndüğünü bulmalıyız.
Zalim Hu, İmparatorluk mührünü kendisine vermem için çok zorladı!
Zalim Hu Ba, ordusunu gizlice toplayıp şehre kadar dayanmış!
Şüphesiz zalimler, birbirlerinin velisidirler. Allah ise, muttakilerin velisidir.
Doğrusu zalimler birbirlerinin dostudurlar. Sakınanların dostu ise Allahtır.
Doğrusu, zalimlerin birbirlerine ancak aldatıcı sözler verirler.
Zalimler birbirlerinin velisidirler. Allah ise korunanların velisidir.
Hayır; zalimler, birbirlerine sadece aldatıcı söz söylerler.
Hayır, zalimler, birbirlerine ancak yalan vaitte bulunmadalar.
Zalimler için acıklı bir azap hazırladık.
Hayır, zalimler birbirlerine aldanıştan/aldatıştan başka hiçbir şey vaat etmezler.
Biz zalimler için acıklı bir azab hazırlamışızdır.
Allah o zalimler gürûhunu hidâyet etmez.
Zalimler için yardımcıda bulunmaz.
Zalimler için acı bir ceza hazırlamışızdır.