Examples of using Zevkim in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Benim zevkim, Tanrım, neredesin?
Benim zevkim.- Nelson.
Benim zevkim.- Nelson.
Benim zevkim. Ne diyorsun?
Gerçekten, zevkim East Bluenun en iyisidir.
Et zevkim konusunda kendi kendime konuştum.
Bay Bando, zevkim için ölür müsünüz?
Sensin benim zevkim.
Hayır, benim bilgisayar zevkim çok muhafazakardır.
İşim para, zevkim yemek yemek.
Buraya benim keyfim ve zevkim için getirildin.
Artık yemek yapamam çünkü zevkim gelir ve gider.
Hayır, benim bilgisayar zevkim çok muhafazakardır.
Çok muhafazakardır. Hayır, benim bilgisayar zevkim.
Daha önce hiç böyle bir zevkim olmamıştı. Ama itiraf etmeliyim bu zırhı bayağı sevdim!
Benim suçluluk duyduğum tek zevkim sabahın yedi buçuğunda da olsa güzel bir ızgara kaburga yemek.
Tamam benim zevkim olmayabilir ama bu sadece bir kayaydı?
Benim hayattaki en büyük zevkim, dikkatsiz ya da sorumsuz olduklarını düşündüğümde hükümetin üzerine gitmektir.
Ve zevkim de mükemmeldir. Ama çocukluğumdan beri, moda dergileriyle ilgileniyorum.
Yani sen, çok yakışıklı bir kadınsın, fakat benim zevkim biraz bebek etine kaçıyor.