ZEYNEP in English translation

zainab
zeynep
zainab , barınak yardımını

Examples of using Zeynep in Turkish and their translations into English

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
  • Programming category close
Zeynep Gürler, İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi kantininde dokuz ay İŞKUR elemanı,
Zeynep Gürler worked at the cafeteria of İzmir Katip Çelebi University Faculty of Dentistry as an İŞKUR(Turkish Employment Agency)
sanatçılar Ferhat Tunç, Zeynep Tanbay, Lale Mansur,
artists Ferhat Tunç, Zeynep Tanbay, Lale Mansur,
Resimde son cumhurbaşkanlarından olan babası Turgut Özal ile birlikte görülen Zeynep Özal( solda),
Zeynep Ozal(left), seen here with her father, the late President Turgut Ozal, is set to star in
İki örgüt adına ortak açıklamayı okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Zeynep Ceren Boztoprak,“ Ne yazık
İHD İstanbul Branch President, Zeynep Ceren Boztoprak, reading joint statement in the name of the two organizations
sanatçılar Ferhat Tunç, Zeynep Tanbay, Lale Mansur,
artists Ferhat Tunç, Zeynep Tanbay, Lale Mansur,
Serdal Polat, Zeynep İzgi, Hayat Yılmaz,
Serdal Polat, Zeynep İzgi, Hayat Yılmaz,
Şanar Yurdatapan, Zeynep Tanbay.
Şanar Yurdatapan, Zeynep Tanbay.
BirGün Gazetesinden Zeynep Yüncüler, bianetten Elif Akgül
journalist-writer Fehim Işık, Zeynep Yüncüler from BirGün daily,
Ankaradaki Orta Doğu Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Başak Zeynep Alpan,'' İki kutuplu dünyada Atlantik tarafına ait olmanın bir göstergesi olan NATO üyeliği,
In a world with two poles, NATO membership was a symbol of belonging to the Atlantic side," said Professor Basak Zeynep Alpan of Middle East Technical University in Ankara."In the wake of the Cold War, in a multi-polar world,
Bahadır Duman, Zeynep Emel Ekim,
Bahadır Duman, Zeynep Emel Ekim,
Jülide Kural, Zeynep Özyağcılar, Aliye Uzunatağan
Jülide Kural, Zeynep Özyağcılar, Aliye Uzunatağan
Ben de Zeynepe aşığım o zaman anneanne.
Then, I'm in love with Zeynep, grandma.
Anneanne, Zeynepler yarın bize gelecek.
Grandma, Zeynep's going to come to us, tomorrow.
Zeyneple ilgili bir şey söyledin mi ona?
Did you tell him anything about Zaynab?
Ben Zeynepe tekrar aşık oldum anneanne!
I fell in love with Zeynep again, grandma!
Sonra Zeynepi buldum.
Then I found Zeynep.
Zeynepe hiç söyleyemedim benim için ne kadar önemli olduğunu.
I never told Zeynep how much she means to me.
Ben Zeynepi çok sevdim.
I like Zeynep a lot.
Ben gidip Zeynepi getireceğim sana, tamam mı?
I'm going to get Zeynep for you, okay?
Ee, Zeyneple buluşmaya gitti galiba.
Um, I think he went to meet Zeynep.
Results: 351, Time: 0.0287

Top dictionary queries

Turkish - English