Examples of using Zuma in Turkish and their translations into English
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
-
Programming
Zum, doğru. Zum yapmaya çalış.
Den 1 e zum mercekli. TV kameran burada.
Over here is your TV camera, with 100-to-1 zoom lens.Ona zum yapalım.
Let's zoom into him.Kamera 1 zum yap. Ne görüyorsun?
Zoom in on camera one, please. What do you see?Zumu var mı bunun?
Do you have a zoom on that thing?Bu yüzlere zumla.
Zoom in on those faces.ama flaşı ve zumu da var.
the good ones with the flash and the zoom.Şimdi, yörünge, yatay kaydırma ve zumu birlikte kullanarak alıştırma yapmayı deneyin.
Now try practicing using orbit, pan and zoom together.1 00den 1 e zum mercekli.
with 1 00-to-1 zoom lens.Tüm sigortasıyla Ateşli Florence Zum, zum, da-di-di.
She's from Torrance with all the insurance Hot-headed Florence Zoom, zoom, da-ditty.Aynı mesajlar. Zum. Zum.
Same messages. Zoom. Zoom.Zum yapmaya çalış. Zum, doğru.
Zoom, right. Try the zoom.Bu Canopy. Cyclops, hedefe zumla.
Cyclops, zoom in on target." It's canopy.Ön kapıya zum yapayım.
Let me zoom in on the front door.Ne görüyorsun? Kamera 1 zum yap?
Zoom in on camera one, please. What do you see?Eğer bir yere zum yapıyorsan zumlayıcı olursun.
If you're gonna zoom somewhere, then Köyde, Zum Wilden Hirsch adında bir han var.
In the village, there's a gasthaus called Zum Wilden Hirsch.Bütün bunları, Zum Wilden Hirschi ve odunluğu nereden biliyorsun?
How do you know about all these things, Zum Wilden Hirsch and the shed?Zum Wilden Hirschte çalışan Heidi adında bir kuzenin var.
You have a cousin called Heidi who works in Zum Wilden Hirsch.Zum yapabilir misin?
Can you push in?
