Примери за използване на Aleyhindeki на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Mladen Markac ve İvan Cermak aleyhindeki davayla ilgili olarak Zagrebden istediği'' topçu günlükleri'' konusunda görüştüler.
ABD Adalet Bakanlığından geçen hafta yapılan yazılı açıklamaya göre, aleyhindeki casusluk suçlamaları kapsamında Belçikada tutuklanan Çin Devlet Güvenlik Bakanlığı mensubu Şü Yencün ABDye teslim edilmişti.
ICTYnin Mladiç aleyhindeki 15 maddelik değiştirilmiş iddianamesinde, şüpheli Bosna-Hersekteki( BH)
Isak Musliu aleyhindeki davalarda sırasıyla B1 ve B2 olarak anılan bir tanığa
Sırbistan Cumhurbaşkanı Boris Tadiçin Demokrat Partisi( DS) yetkilisi Aleksander Vlahoviç Belgrad merkezli Blic gazetesinde 15 Ağustos Pazartesi yayınlanan bir röportajda,'' Marko Miloseviç aleyhindeki suçlamaların düşürülmesi Sırbistan Sosyalist Partisiyle( SPS) yapılan siyasi pazarlığın bir sonucudur,'' dedi.
toplantısında yaptığı konuşmada, Washnigtonun iktidardaki İslamcı kökenli Adalet ve Kalkınma Partisi( AKP) aleyhindeki davayı yakından takip ettiğini söyledi.
Sizin aleyhinize. 450nin üstü var mı?
Bu kızda insanların kendi aleyhlerine davranmalarına neden olan şey ne?
Bu sabah aleyhine bir dava daha uydurduğun zaman.
Benim aleyhime hiçbir şeyiniz yok.
Dava tamamen aleyhine. Kaçmaktan başka hiçbir şansı yoktu.
Söyleyeceğin her şeyin aleyhinde kullanılabileceğini biliyorsun, değil mi Bruce?
Bizim aleyhimize tanıklık edersiniz.
Nate, aleyhinde delilimiz var mı?
Aleyhinde bir kanıt yoktu.
Sizin aleyhinizde ben nerede konuşuyorum ki?
Aleyhine bir çok kanıt var gibi görünüyor.
Warbler Konseyi aleyhine oy verdi.
Benim aleyhime oynadın değil mi?
Tanık olarak aleyhine ifade verdim.