Примери за използване на Alisonun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sonunda Peter ve Alisonun neden bizi seçtiğini anladım.
Alisonun yazdığı genç tetikçi portresi var.
Bana karşı bir şeyler hissettiğini burada, Alisonun önünde itiraf et.
Üzerinde tarih yoktu, ama eminim ki Alisonun kaybolduğu sıralarda yazılmıştır.
Onlar-- hepsi Alisonun peşindeydi.
İşçi Bayramı, Alisonun ölüm yıldönümü.
Tek bildiğim, Melissa Alisonun cesaretinden nefret ediyordu.
Bütün şüpheliler aynı yerde aynı zamanda ve Alisonun odasında. Ondan ne kadar nefret ettikleri hakkında konuşuyorlardı.
Olay yerinde bulduğumuz sitrin Alisonun evindeki hiçbir mücevher ile eşleşmiyor.
Alisonun kardeşinin 22. yaşgünü partisine gittiğimde, İnsanların cidden şaşırmasını istiyorum tamam mı?
Evet, Alisonun mezarında bulana dek… Leslinin arkadaşını hiç duymamıştık!
Alisonun cesedini buldukları zaman öldürüldüğü belliydi
Gene de bir şeyi sakladığını düşünüyorlar. Garrett ile Alisonun cinayetini bağlayan bir şeyi.
Polise her şeyi anlatmaya. Ve umarım her ne araştırma yaparlarsa yapsınlar Alisonun ölümüyle bir ilgim olmadığını anlarsın.
Yani, Alisonun Barnesı öldürmeye gittiğini ama bu işi yapamadığını
Böylece Alisonun kendisi olduğunu düşünebileceği herhangi biri ya da herhangi bir şey olmayacak.
Jenna bize Alisonun katili olduğumuz hakkında çamur atmaya çalıştığını,
Alisonu şimdi bıraktım.
Alisonu öldürmek için nedeni vardı!
Gittiğimizde Alison hala şok olmuş durumdaydı.