Примери за използване на Bayrağa на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Laurenla ikimiz bayrağa bağlılık yemini ediyoruz.
Yavru kartalı benim yerime bayrağa sararsınız değil mi?
Şemsiye gibi görünen şu bayrağa nişan al.
Deve kuşu başını kuma gömer bazen de bayrağa.
Bağlılık yeminini bayrağa ediyorsun.
İtfaiye şefi geldiği zaman o bayrağa bakıp doğru olanı yapacağını biliyorum.
TK: Temsil ettiğiniz şeyin adını bayrağa yazma gereksiniminiz varsa, simgeleştirmeniz anlamsızdır.
Sırbistan Demokrasi Partisi( DSS) temsilcileri, kararın bölgeye devlet niteliği verdiğini söyleyerek bayrağa karşı oy kullandı.
O dürzünün kanı damdaki bayrağa sürüldüğü zaman babanın ruhu şad olacak.
sonra biralarını paylaşıp bayrağa selam durdukları zamanları.
Küçük Prensten bahsettim bu maceralardan, bayrağa nasıl ihtiyaç duyduğumdan
Ne? Kurucu Ataların bayrağa neden yıldız koyduğunu biliyorum.
Bayrağa ve Amerika Birleşik Devletlerine bağIıIık yemini
Bayrağa saygısızlıktan bahsediyorlar, Ama şu anda
sadece tek bir çift göz var; bayrağa bakan, büyük resmi gören.
Ben New Yorkda büyüyen genç bir delikanlı iken bayrağa bağlılık yemini etmeyi reddettim.
Ve amerikan bayrağını kimse iplemez…!
Çekilirken Amerikan bayrağını almayı hatırladınız mı acaba?
Mavi bayrağın her yıl yenilenmesi söz konusudur.
Sana yeşil bayrağın nerede olduğunu söylersem bu aptal oyunu bitirir misin?- Tabii?