BEĞENDIĞINI - превод на Български

харесваш
sevdiğini
hoşlandığını
seversin
beğendiğini
seviyor musun
hoşlanıyor musun
mi seviyorsun
mı seviyorsun
hoşuna gidiyor
е харесал
beğenmiş
sevmiş
hoşlandığımı
bayılmış
харесва
sevmiyor
hoşlandığını
sever
hoşuna gidiyor
beğendi
bayılıyorum
hoşuma gitmiyor
zevk
memnun
seven

Примери за използване на Beğendiğini на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Beğendiğini sanmıştım.
Мислех, че ти харесва.
Beğendiğini seç. Şirketten.
Избери си която ти хареса.
Darlenein seni ne kadar beğendiğini gördün mü?
Видя ли колко много те хареса Дарлин?
Şarkısını duyduğunu ve çok beğendiğini söylemeliydin.
Да кажеш, че си я чувала и ти харесва много.
Alışveriş merkezindeyken bunu beğendiğini söylemiştin.
Бяхме в магазина и ти каза, че ти харесва.
Bu arada Mon, postacının senin kurabiyelerini beğendiğini sanmıyorum.
Мон, пощальонът май не е харесал курабийките.
Çünkü, Orsonun onu beğendiğini hatırlıyorum.
защото Орсън й се възхищаваше.
Kitabımı okumayı sen istedin, beğendiğini söyledin.
Ти помоли да прочетеш книгата, каза, че ти харесва.
Roy beğenmedi ama sen beğendiğini söylemiştin.
Рой не е фен, но ти каза, че ти харесва.
Beğenip beğenmediğini soran Kraliçeye beğendiğini söyler.
Което, както се говори, не се харесало на кралицата.
Bay Selfrdigein dondurma fikrini beğendiğini sanmıştım.
Просто мислех, че г-н Селфридж хареса идеята за сладоледа.
Elbiseleri deneyip sana göstereceğim. Sen de en çok beğendiğini söyleyeceksin.
Ще се показвам пред теб, а ти ще ми кажеш коя рокля е най-хубава.
Oğlumun neden beğendiğini anlayabiliyorum.
Разбирам защо синът ми ви харесва.
Burayı ne kadar beğendiğini hatırladım.
Си спомних колко, че ти харесва.
Bahçeli evi beğendiğini sanıyordum.
Мислих, че хареса мястото с градината.
En sonuncusunu beğendiğini sanmıştım.
Мислех, че миналия път ти хареса.
Beni beğendiğini biliyorum. Ben de seni. O kadar ki, nefes alamıyorum.
Знам, че ме харесваш и аз те харесвам толкова много, че едва дишам.
Dawson'' ı çok yaratıcı olduğu için beğendiğini düşündüm. Benim de tam bir hödük olduğumu düşünüyorsundur.
Че харесваш Доусън, защото е изобретателен, а мен смяташ за непохватен, без въображение и обикновен.
Beni direkt olarak arayıp karşı önlemini ve olayı farklı açıdan düşünme yeteneğini çok beğendiğini söyledi.
Той ме викна и каза, че е харесал контра атаката и твоята способност, която умееш да мислиш извън границите.
Ona işini ne kadar beğendiğini söyle, ne kadar yaratıcı falan olduğunu,
Кажи колко харесваш работата й, колко идейна и талантлива е
Резултати: 59, Време: 0.06

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български