Примери за използване на Biletimi на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Biletimi kaybettim, ama ben savunma bakanının yakın arkadaşıyım.
Ben de yeğenim Douglasın 21inde Milwaukeedeki nikahına gitmek için biletimi ayarlamaya çalışıyorum.
Biletimi çalmış da.
Tanrım, eğer senin yerinde olsaydım biletimi çoktan almış olurdum.
Biletimi ödedi. On bin dolar.
Sonraki sabah, e-posta geldiği sırada tam da Almanyaya biletimi almak üzereydim.
Biletimi sana verdiğimden eminim bebeğim.
Bu uyuşuk makine paramı yuttu, ama biletimi vermedi.
Ama kendi biletimi ödemek isterim.
İşte, alın biletimi.
Affedersiniz bayım. Sanırım yanlışlıkla benim biletimi ve pasaportumu aldınız.
Üzgünüm, arkadaşım biletimi kaybetti de.
Tatlım, biletimi unutmuşum.
Biletimi göstermeli miyim?
Nadyusha, pasaportumu ve biletimi aldılar.
Biletimi üç gün sonraya erteleyebilir miyim?
Bu yüzden biletimi alıp hemen içeri girdim.
Biletimi değiştirmek için çoktan ödeme yaptım.
İşte fiş. İki hafta önce biletimi almıştım.
Şey, Ben… Biletimi aldım, yerime oturdum.