Примери за използване на Bolluğu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Fiber optikten bahsetmiştim: bunların bolluğu eşyaları bedava yapıyor.
Ucuz, işlenmiş, aşırı şekerli ürünlerin bolluğu hükümet politikasının direkt bir sonucudur özellikle Birleşik Devletler Tarım Bakanlığının.
için oldukça besleyici hale getiriyor. Devasa plankton bolluğu.
Fruktoz bolluğu beyni yavaşlatır ve öğrenme,
hafif elementlerin bolluğu ve fon ışıma.
Arizona ve New Mexico topraklarında ise vahşi at bolluğu var ve biz de onların peşinden gideceğiz.
Onlar kimsenin tahmin edemeyeceği kadar bilgi ve iletişim bolluğu olan bir dünyada yaşıyorlar.
Tüm Orta Afrikayı geçip buraya geldiler, çünkü yılın bu zamanında burada olağanüstü bir mango ve meyve bolluğu var.
Bu yaşlı araba bolluğu ülkede meydana gelen önemli sayıdaki trafik kazasından sorumlu tutulmakta olup,
ancak artık kanıt bolluğu var.
Alternatif Çözümler[ 1 Bolluk/ 2 Eğitim].
Evrensel bolluğumuz var!
Çünkü Jüpiter bolluk, bereket ve şans gezegenidir.
Beyazlar bu ülkenin sonsuz bolluğunu zencilerle paylaşmanın düşüncesine bile katlanamazlar.
Kendimi evrenin bolluk ve bereketine açıyorum.”.
Artık bolluk içinde yaşayacağız.
Bolluk ve zenginlik eksilmez evinden,
Bolluk ve bereket enerjisini yaşamımıza nasıl çekeriz?….
Bolluk, çeşitlilik ve dirençlilik hakkında olmasını istedim.
Ve bolluk içinde yaşadılar.