Примери за използване на Bulmuştu на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Sonra müdür yardımcısı bizi bulmuştu.
Bir kurbağanın bacaklarına farklı metallerle dokunmanın bacağı kıpırdattığını bulmuştu.
Evet, babam onu bir suç mahallinde bulmuştu.
Kahrolası şeyi onlar bulmuştu.
Ama o süre zarfında adamlar beni bulmuştu.
Hodgins, Jaredin ayakkabı tabanında telve ve deniz yosunu bulmuştu.
Ходжинс откри утайка от кафе и морски кафяви водорасли в грайферите на обувките на Джаред.Jace önlem için mühür kullanıyor olmalı yoksa birileri çoktan onu bulmuştu.
Джейс използва руна за да го блокира, или до сега някой да го е намерил.Yerde oyuncak sandığı bir şey bulmuştu.
İhtiyacı olan şeyi sonunda bulmuştu.
Накрая открил това, което искал.Jack ve Paul bir şeyler bulmuştu.
Джак и Пол откриха нещо.Ölümsüzler, bizi Derin Karanlığa sürgün etmek için doğru kelimeyi bulmuştu.
Вечните намериха точните слова, за да ни заточат в Дълбокия мрак.Franki bir kere bulmuştu.
Веднъж откри Франк.Avustralyadan ayrılıp, İngiltereye dönmüş, iş bulmuştu.
Напуснал Австралия, върнал се в Англия. Намерил си работа.Bebek, şanslıydı çünkü intikam hayallerini gerçeğe dönüştürebilecek birini bulmuştu.
Куклата извадила късмет… защото намерила помощник за своето отмъщение.Beth ve Gina, David Clayfordın doku örneklerinde boya bulmuştu.
Бет и Джина откриха боя в тъканните проби на Дейвид Клейфорд.Lokantada Grigson and Diaz iki ceset bulmuştu hani.
Закусвалнята, двете тела, които Григсън и Диаз намериха тази сутрин.Becca beni bulmuştu.
Бека ме откри.Ve burnuyla da mikrofonu oynatıp dururdu, onu kullanmanın da bir yolunu bulmuştu.
И с носа си мести микрофона. Намерил е начин да го използва.O dört adamı bulmuştu.
Намерила онези 4 мъже.Stell ve Lindsay timsah kanını şurada bulmuştu.
Стела и Линдзи откриха кръвта точно тук.
