BULMUŞTUR - превод на Български

е намерил
bulmuş
bulamadı
bulan
bulundu
bulduklarını
намира
buldu
buluyor
rahat
bulunmaktadır
bir bulur
yer
е открил
bulmuş
keşfetti
bulamadı
açtığı
öğrendi
bulan
tespit
bulduklarını
установи
buldu
kurdu
belirlemek
oluşturdu
tespit
открива
keşfetti
buldu
buluyor
açıyor
bulur
açtı
tespit
са открили
bulmuşlar
bulduklarını
keşfettiler
bulamadılar
bulundu
açtı
tespit
са намерили
bulmuşlar
bulduklarını
bulamadılar
bulunmuş
bulan
е намерила
bulmuş
bulamadı
е открит
bulundu
açıldı
açık
buldum
keşfedildi
keşfedilmiştir
bulunan
е открила
buldu
keşfetti
öğrendi
açmış
bulan
bulamadı
bulundu

Примери за използване на Bulmuştur на Турски и техните преводи на Български

{-}
  • Colloquial category close
  • Ecclesiastic category close
  • Ecclesiastic category close
  • Computer category close
Belki Ruby başka bir rakun daha bulmuştur.
Руби е открила още един енот.
Belki de Seska, Chakotayı bizden saklamanın bir yolunu bulmuştur.
Може би Сеска е намерила начин да скрие Чакоте от нас.
İlk antibiyotik penisilini 1928 yılında Alexander Fleming bulmuştur.
За пръв път антибиотика пеницилин е открит през 1928 г. от Александър Флеминг.
Belki aradığı şeyi bulmuştur başkomiser.
Може би е намерил каквото е търсел, Капитане.
Bu maddeler sayesinde, zehirli zehir ilaçta uygulama bulmuştur.
Благодарение на тези вещества, отровната отрова е намерила приложение в медицината.
Muhtemelen bir şey duymuş ve kontrol etmeye geldiğinde seni bulmuştur.
Че е чула нещо, проверила е и те е открила.
Ve şüphe yok ki Mason bir yolunu çoktan bulmuştur.
И няма съмнение, че Мейсън вече е намерил начин да ги заобиколи.
Belki Nell, Garrettın sunucusunda ilişkilendirecek bir şey bulmuştur.
Може би Нел е намерила нещо в сървърите на Гарет, което ще помогне.
Belki başka birini bulmuştur.
Може би е намерил някой друг.
Belki Herkül bir kadın bulmuştur.
Може би Херкулес си е намерил жена.
Umarım Ezra Kananı şimdiye kadar bulmuştur.
Надявам се, Езра е намерил вече Канан.
Arkeologlar ortasında bir mezar bulmuştur.
В центъра ѝ археолозите откриват гробница.
Kendi yerini güneşin altında bulmuştur.
Намерил е своето място под слънцето.
Pastörizasyonu Louis Pasteur 1860 yılında bulmuştur.
Хиралността е открита от Луи Пастьор през 1848г.
İpucu bulmuştur.
Намерил е нещо.
Jüri, sanık Nelson Biedermani…'' saçlı'' bulmuştur.
Ние заседателите, намираме обвиняемият Нелсън Бидерман за бинтован.
Ancak yine de dil konusunda şöyle bir formül bulmuştur.
Намерена е и формулировка за езика.
Kendi yerini günesin altında bulmuştur.
Намерил е своето място под слънцето.
Belki Lucy suçlayıcı bir şey bulmuştur ve onu dolaba saklamaya karar vermiştir.
Може да е открила някаква улика и да я е скрила в шкафчето.
Büyük ihtimalle diğer sıçanları bulmuştur ve onlarla mutlu mesut yaşıyordur.
Може да е намерил други плъхове и да е щастлив с тях.
Резултати: 144, Време: 0.1043

Най-популярните речникови заявки

Турски - Български