Примери за използване на Burnun на Турски и техните преводи на Български
{-}
-
Colloquial
-
Ecclesiastic
-
Ecclesiastic
-
Computer
Burnun harika görünüyor.
Burnun iyi koku alıyor.
Henüz burnun bile kırılmamıştı.
Sana inanmak isterdim. ama burnun uzuyor.
Burnun daima bir kitabın içinde, değil mi genç bayan?
Burnun akıyor.
Tamam, burnun.
Burnun olduğunu nereden anladım, biliyor musun?
Burnun altındaki ciltteki renk koyulaşması eşittir freon solumasına bağlı yanmadır.
Onda da dokuz yaşındaydın eve burnun kan içinde ağlayarak geldin!
Ama bir tarafa fazla eğilme, burnun seni devirebilir.
Burnun yamuk görünüyor.
Koca bir yahudi burnun olduğu gibi, kocaman bir de yahudi ağzın var.
Ama kafaüstü dalacaksan ilk önce alnını kullan, yoksa burnun.
Clark burnun kanıyor.
Burnun bu kadar havadayken yerleri görebiliyor musun?
Adam, burnun kanıyor.
Yine burnun kanıyor.
Bence de senin burnun tuhaf.
Burnun musluk gibi kanıyor.